Her kültürün, ailenin ve sosyal grubun kendi “normal” davranış seti vardır—öyle sık yaptığımız şeyler ki nadiren durup sorgularız. Her kutlamada kadeh kaldırma alışkanlığını düşünün: yeni bir iş, doğum günü veya hatta yeni bir bebek. Birçok insan için bu tamamen sıradan görünür—zararsız bir ritüel. Ama sağlık sonuçları, arkasındaki varsayımlar veya alkolü (ya da bir doz kafeini) mutluluk, ödül ya da aidiyetle eşitlememize yol açan sosyal sinyaller hakkında ne sıklıkla durup düşünürüz?
Bu kalıpları sorgulamaya başladığımızda gerçek değişim başlayabilir. Yine de, günlük enerji içeceği tüketimini ya da kutlama içkisini azaltmayı önerdiğimizde başkalarından dirençle karşılaşmak yaygındır. “Ama herkes yapıyor!” gibi tepkiler duyabiliriz ki bu, bu alışkanlıkların ne kadar derin bir şekilde rahatlık, kimlik ve grup aidiyetiyle bağlantılı olduğunu gösterir.
2. Savunmacı Tepkiler: Bilişsel Uyumsuzluğun Rolü
Bu savunmacı tepkilerin merkezinde bilişsel uyumsuzluk vardır—yeni bilgilerin yerleşik inançlarımız veya uygulamalarımızla çelişmesi sonucu ortaya çıkan içsel gerilim. Farklı bir bakış açısını sakin bir şekilde değerlendirmek yerine, tanıdık olanı savunmak genellikle yeni bir bakış açısını benimsemekten daha kolay olduğu için öfke, inkar veya reddetme ile yanıt verebiliriz.
Mantıken, kafeine ya da kutlama içkilerine aşırı güvenmenin riskler taşıdığını biliyoruz. Ancak duygusal olarak, güvenli ve rahat hissettiren şeylere bağlı kalma eğilimindeyiz. Mantık ve duygu arasındaki bu çatışmayı fark etmek, tepkisel savunmaların ötesine geçip daha sağlıklı alternatifleri keşfetmek istiyorsak çok önemlidir.
3. Önceden Eğitilmiş Veriler: Alışkanlıklarımız Üzerindeki Görünmeyen Etkiler
Alışkanlıklarımızı şekillendiren bir diğer önemli faktör, aileden, arkadaşlardan ve genel toplumdan aldığımız önceden eğitilmiş verilerdir. Çocukken, pazar günleri brunch kokteylleri yapmak ya da işte birden fazla kahve molası vermek gibi “normal” olan hakkında söylenmeyen kuralları öğreniriz. Ayrıca “tabu” kabul edilenleri de içselleştiririz.
- Onaylama Yanlılığı: Mevcut alışkanlıklarımızı destekleyen bilgileri doğal olarak tercih eder ve onları zorlayan kanıtları göz ardı ederiz.
- Otorite Yanlılığı: Etkileyiciler, liderler veya aile büyükleri tarafından teşvik edilen alışkanlıkları eleştirel düşünmeden kabul ederiz.
Bu zihinsel filtreleri ortaya çıkararak, farkında olmadan eylemlerimizi nasıl ince ince etkilediklerini görebiliriz.
4. Öz Farkındalık İçin Araçlar ve Stratejiler
İyi haber şu ki, bu yerleşik alışkanlıklarda ve önyargılarda takılı kalmak zorunda değiliz. Daha farkında olmamıza yardımcı olacak çeşitli araçlar vardır:
- Günlük Tutma: Günlük alışkanlıklarımızı veya biri bizi zorladığında duygusal tepkilerimizi yazmak kalıpları ortaya çıkarabilir.
- Farkındalık Uygulamaları: Rehberli meditasyon gibi uygulamalar, stresliyken otomatik olarak kahveye uzanmak gibi dürtülerimizi tanımamıza yardımcı olabilir.
- Not Alma: Belirli aktivitelerden (örneğin o ekstra bira ya da enerji içeceği) ne zaman keyif aldığımızı basitçe saymak veya kısa notlar tutmak tetikleyicileri ve tepkilerimizin yoğunluğunu ortaya çıkarabilir.
Öz yansıtma egzersizleri, gerçekten bize hizmet eden inançları ve kültürümüzden miras aldığımız ya da içselleştirdiğimiz inançları görmemize yardımcı olur. Bu kalıpları tanımlamak anlamlı değişim yaratmanın ilk adımıdır.
5. İleriye Bakış: Bilinçli Seçimler Yapmak
Sonraki bölümlerde, duyguların, toplumsal baskıların ve kişisel iyiliğin nasıl kesiştiğini keşfedeceğiz. Alkol, kafein gibi belirli maddelerin ya da amaçsızca kaydırma gibi aktivitelerin rutinlerimiz üzerinde neden bu kadar güçlü bir etkisi olduğunu ve bilinçli karar verme yoluyla nasıl kontrolü yeniden kazanabileceğimizi tartışacağız. Ayrıca daha büyük sistemik faktörleri inceleyecek, pratik bırakma veya azaltma stratejileri paylaşacak ve zihin, beden ve toplumu içeren daha bütünsel bir sağlık görüşünü benimseyeceğiz.
Sonunda, kendi “önceden eğitilmiş verilerinizi” daha net anlayacak ve daha bilinçli yaşamak için pratik bir yol haritasına sahip olacaksınız. Eleştirel düşünme becerileri ve alışkanlıklarımızın ve davranışlarımızın hayatımıza ne kadar derinlemesine işlendiğine dair şefkatli bir bakış açısıyla donanmış olacaksınız.